Bebek katilleri hesap veriyor
Fırat Sarı, ifadesinde “Yakın çevrem, savunmamı ertelememi önerdi ancak ben kabul etmedim. Savunmamı yapacağım. Savcının tehdidi sonrasında toplumda infial oluştu. Artık hayattan beklentim kalmadı, umudum da tükendi. Burada samimiyetle her şeyi anlatmak istedim” şeklinde konuştu.
Sarı, “Özel hastanelik işine yönelmiştim ancak aslında işletmecilik mevzusu. Hastaların yönlendirilmesi gerekiyordu. Bu sistemi ben kurmadım, işletmiyorum sadece çalıştırıyordum. 112 sevklerini tıp merkezlerinden alıyordum. Bir tanıdığım yönlendiriyordu ya da. 112’ye rüşvet vererek hasta almak mümkün değil” şeklinde konuştu.
Kendisine teklif geldiğini ve bu yapının dışında olduğunu iddia eden Sarı, “112 nakil grubu yetersizdi. Sevk süresi ortalama 4-6 saat arasındaydı. Yenidoğan bebekler için kritik bir süre. Bana usulsüz sevk dedikleri tıp merkezinden bebek aldım. Reyap Hastanesi’nde başarılı bir çalışma geçmişim var. Başka hastanelerden de teklifler geldi. Başka işletmeciler de vardı. Bu yapıyı ben keşfetmedim. ‘Sen gel yap’ dediler. İlker’le uyumlu çalıştık, o da benim gibi başarılıydı. Zamanla işletme sayısı arttı, ancak biz her zaman teklif alıyorduk. 112 dışı sevk dediğimiz tıp merkezleri, hekimlerin bana güvenerek hastalarını bana yönlendirmesini sağladılar. O dönem için para almadım, çünkü güvenleri beni hızla kabul etmeme yol açtı. Ancak daha sonra işletmecilerle görüşmek zorunda kaldık. Başta Emrah isimli biri vardı ancak anlaşmazlık yaşayınca Mert’le çalışmaya başladık” dedi.
